Dün
Galatasaray Hamza Hamzaoğlu geldiğinden beri en kötü oyununu oynadı.Daha 5. Dakikada
Mersin’e 2 pozisyon vermişti.O 2 pozisyonda golün habercisi gibiydi ki 4
dakika sonrada Mersin öne geçti. Kısacası Galatasaray’dan beklenen baskılı oyun
Mersin’den geldi ve o oyunda Mersin’i Arena’da öne geçirdi. Bu dakikadan sonra
kötü oynayan Galatasaray’ın skora ve oyuna vereceği reaksiyon önemliydi. İlk
yarıda beklediğim reaksiyon gelmedi, kötü oyun devam etti. Galatasaray bu kötü
oyuna rağmen, kaleyi bulan isabetli tek şutu olmamasına rağmen Güven’in kendi
kalesine attığı golle beraberliği yakaladı. Bu golden sonra olacaklar çok
önemliydi. Ben bu golden sonra Galatasaray’ın toparlanmasını, Mersin’in de
skoru korumak için geriye yaslanmasını beklerken Galatasaray toparlanmadı kötü
oyununa devam etti. Mersin ise geriye yaslanmadı, baskılı oyununa devam etti. Sonucunda
da ilk yarıyı önde kapattılar. İkinci yarı Hamza hocanın yaptığı Emre-Hamit değişikliği
Galatasaray’a maçı kazandırdı. Bu değişiklik ikinci yarının daha başında
Galatasaray’ın, Hamit’le maçtaki ilk pozisyonuna girmesini sağladı. Çok
geçmeden de penaltı kazandı Galatasaray ve Burak’ın golü ile skoru yeniden
eşitledi. Bu golden sonra Mersin ilk yarıdaki oyunun tamamen dışına çıktı ve
geriye yaslandı. Galatasaray gibi bir takıma karşı da bu kadar çok geriye yaslanırsanız
maçı kaybedersiniz. Nitekim öyle de oldu Galatasaray ikinci yarının iyi isimlerinden
olan Sabri’nin asistinde Umut’la golü buldu ve maçı kazandı. Bu maçın skoru ne
olursa olsun Galatasaray’ı ve Hamza Hamzaoğlu’nu yanıltmamalı. Dün sahada Hamza
Hocanın bizi alıştırdığı kadar iyi bir Galatasaray yoktu. 55.dakikaya kadar Galatasaray’ın
kaleyi bulan tek şutunun penaltıdan gelmesi de bunun bir göstergesi olduğunu
düşünüyorum. 
   Fenerbahçe ‘de 3 sezon forma giyen ve Unics Kazan’a attığı son saniye basketiyle hafızalarda yer edinen Roko Leni Ukic  ile Eurohoops  için konuştum. Kariyerinin en iyi dönemini Fenerbahçe‘de geçirdiğini ifade eden tecrübeli oyun kurucu, o dönemi çok özlediğini de ifade etti.     Öncelikli olarak şu an The Last Dance gündemde bunla alakalı görüşlerini almak istiyorum. Diziyi izledin mi ve izlediysen neler söylersin?   Elbette Last Dance’i izledim. Biz Hırvatlar için çok daha özel bir belgesel çünkü efsane Chicago Bulls kadrosunda Toni Kukoc da vardı. O zaman ve hala bizi temsil ettiği için oldukça gururluyuz. Ben bir NBA ve basketbol sever olarak belgeseli sevdim.     2 sezon NBA’de forma giymiştin ve bu sene NBA’in efsane ismi Kobe Bryant hayata gözlerini yumdu. NBA’de oynadığın dönemde Kobe’yle unutamadığın bir anın oldu mu?   Kobe Bryant’a karşı iki maç oynadım, 20 dakikanın üzerinde. Benim için çok özeldi. Hayatının trajık şekilde son bulması herkesi üzdü. Biliyorsunuz, çocuklar...

Yorumlar
Yorum Gönder